Etkinlikler yükleniyor...


Albert Camus’nün Yabancı romanı, bir “olay” anlatmaktan çok, bir bakış kurar: Dünyanın kayıtsızlığı karşısında insanın tavrı, toplumun “normal” dediği şeyin sınırları ve yargının görünmeyen ölçüleri… Meursault’nun hikâyesi ilerledikçe şunu fark ederiz: Mahkeme yalnızca bir suçu değil, bir insanın duygu biçimini de yargılar. Bu söyleşide Yabancıyı; absürd düşüncenin ışığında, anlam arayışı ile gündelik hayatın sert gerçekliği arasında okuyacağız. Yas tutmanın ritüelleri, sözlerin ve suskunluğun ağırlığı, “doğru tepki” beklentisi ve özgürlük–sorumluluk gerilimi… Camus, bizi bir sonuca değil, bir açıklığa çağırır: Hakikat çoğu zaman yüksek sesle değil, en çok sessizliğin içinde duyulur. Katılım önerisi: Kitaptan sizi rahatsız eden ya da şaşırtan tek bir paragrafı seçip gelin; söyleşimiz o paragrafın açtığı sorularla derinleşsin.